Merve Dizdar İstanbul’a Geldiği Dönemde Neler Yaşamış Neler! “Burası benim için Hollywood…”

Ünlü oyuncu Merve Dizdar’ın bugünlere gelmesi pek kolay olmamış! Dizdar, İstanbul’a gelene kadar yaşadıklarını bir film gibi anlattı.

“Masumlar Apartmanı”nın Gülben’i Merve Dizdar, son dönemin en popüler isimlerinden biri oldu. Doğallığını hem fiziğinde hem de oyunculuğunda ustaca kullanan Merve Dizdar, dişiyle tırnağıyla bu başarıya ulaşan isimlerden. Son 3-4 yıldır başlayan yükselişini, tanıdıklara ya da şansına değil emeğine ve tiyatroya borçlu. Bir oyuncu başka ne isteyebilir ki?

Merve Dizdar’ın şansı çoğu oyuncunun aksine televizyon sayesinde değil tiyatro sayesinde döndü! 2017’de “Yutmak” oyunuyla Afife Jale Ödülleri’nde “Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu” ödülünü alan ünlü oyuncu, bu prestijli ödülden sonra “Alice”, “Eltilerin Savaşı”, “Mucize Doktor”, “Masumlar Apartmanı” derken aldı yürüdü!

Ama ödül konuşmasında vurguladığı bir şey vardı: “Çok uzun ve yorucu bir yoldan geldim!” Bu yolda neler yaşadığını da Milliyet’e verdiği röportajdan öğrendik.

İstanbul’a Gelmek İçin Canı Çıkmış

Milliyet’ten Asu Maro’yla konuşan Merve Dizdar, memleketi İzmir’de kazanamadığı konservatuvarı Çanakkale’de kazanmayı başardığını söyledi. O zaman İstanbul onun için imkansızmış çünkü giriş sınavları çok pahalıymış! “Arkadaşlarım bazen ‘İstanbul kaos, gitmek istiyoruz’ diyor. Ben hayatta gidemem, gelmek için canım çıktı!” diyen oyuncu, kariyerinin başında neler yaşadığını da anlattı.

Geldiğinde Evi Bile Yokmuş

Merve Dizdar, İstanbul’a ilk geldiği dönemlerde arkadaşlarında kalıyormuş. Bir gün çok kötü hastalanınca ailesi gelmiş ve apar topar bir ev tutmuşlar. Hasta yatağındayken bile televizyonda ünlü oyuncuları gördüğünde, annesine “Ben de buradayım artık, çok yakınız” diyormuş.

Kira çok gelmeye başladığında da 0+1 bir eve taşınmış, 25 metrekare! O evde tam 8 sene yaşamış. Şansı kötüye gittiğinde bile kendine inancını kaybetmemiş ve “Hollywood” olarak nitelediği İstanbul’da tutunmayı başarmış. İyi ki inat etmiş ve hayalinden vazgeçmemiş!